Cuma, Ağustos 14, 2015

"Eve döndüğüm belli olsun" dedim:) Sakızlı ve tarçınlı çörek...





                      Sevgili dostlar bu aralar bir gezme halindeyim, yerimizden kıpırdamadan, gelin kızın cicilerini yetiştirdikten sonra, aldığımız gibi başımızı düştük yollara:) Bir gece vakti yarı uyur yarı uyanık çıktık İstanbul'dan, sabah güneşle birlikte girdik Çeşme'ye. Ver elini feribot...Bindiğimiz gibi kendimizi "Chios İsland" yani Sakız Adası'nda buluverdik.
                      Ada havadar, deniz akvaryum gibi, kaldığımız ev 1790 yapımı:)) Tam benlik anlayacağınız. Nostaljinin dibine vurmak bu olsa gerek.:)
                      Kuzularım yine öylesine bir program yapmışlar ki, her günümüz sabah kahvaltısı hariç program uyarınca yaşandı.:) Oğluşum arabayı da rahat gezebilelim diye götürünce, adanın kuzeyden güneye, doğudan batıya bütün sahilleri, restoranları ve plajları bizim oluverdi.:) Bu arada sıkıntılı bir gün de yaşadık. Ancak; dualarımızı ve iyi niyetimizi Tanrım karşılıksız bırakmadı. Geçtiii, gitti çok şükür.
                      Sakız Adasına gelinir de Nilgün mutfağına ne var ne yok diye bakmaz mı? İmkan var mı hiç?:))) tabii ki likörden Uzo'ya, olgunlaşmamış limon ve portakal dan. "bakalım nasıl kabarıyor" diye merak ettiğim mayalarına kadar aldım:)) Az kaldı valizler arabada, ben ise arkadan koşarak gelecektim ama ayıp olur diye, bir oturacak yer ayırdım kendime:))
                      Geldik çok şükür:) Sakız bana bakıyor ben sakıza, kuzu çörek diye vızlıyor:)) Yani mutfağa girmek için her türlü uyarı hazır:) "Sıcak var... aman olsun bir fırının ısısı mı eksik kalacak:)) Onu da yakarız" dedim ve girdim mutfağa...
                        İşte tarifi...

Gerekli malzeme:

- 1 Yumurta
- 3 +1/2 Su bardağı un
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 125 gr Tereyağ (oda ısısında)
- 3 parça sakız (1 tatlı kaşığı toz şekerle dövülmüş)
- 3/4 su bardağı süt
- 3/4 su bardağı pudra şekeri
- 1 paket instant maya

İçine serpmek için, ayrıca yeterince sıvı yağ ve tarçın toz şeker karışımı.

Yapılışı:

* Süt ılıtılarak, bir tatlı kaşığı toz şeker ve maya ilavesi ile kabartılır.
* Un , pudra şekeri, tarçın ve şekerle dövülüp toz haline getirilmiş sakız, bir kaba birlikte elenerek, havalandırılır.
* Oda sıcaklığındaki tereyağ, kabartılmış mayalı süt ve yumurta kuru malzemeye ilave edilerek, yumuşak bir hamur tutulur.
* Üzeri streçlenerek, 2-2,5 katı oluncaya kadar mayalanıp kabarması sağlanır.
* Mayalı hamurun havası çıkarılarak, 40'ar gramlık parçalar koparılır ve oval olarak açılır.
* Her bir oval hamurun pizza bıçağı ile uçları kesilmeden 4-5 şerit olarak kesilir, üzerine sıvı yağ sürülerek, şekerli tarçın serpilir ve çapraz olarak sarılır. Düğüm atar gibi, kapanma yeri alta gelecek şekilde uçları birleştirilir.
* 15 dakika kadar tepsi mayasına bırakılır ve 150-160 derece önceden ısıtılmış fırında pişirilir.
* Fırından çıkarılmış çöreğin ilk sıcaklığı çıkınca, üzerine pudra şekeri serpilir.

AFİYET OLSUN:)


                   

15 yorum:

  1. oh mis,
    ayrıca tatil fotolarını da bekliyoruz nilgüncüm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tatilden döndüğümden beri, babaannemiz ve dedemiz tatile çıktığı ve kuzumun annesi de eğitim vermek üzere, iş seyehatinde olduğu için, tüm günümü kuzumla geçiriyorum canım arkadaşım. Geç cevap verdiğim için özür dilerim. İlk fırsatta Chios'un fotoğraflarını koyacağım. Orada kaldığım sürece başka bir yüzyılda yaşadım:) sevgiler canımcığım.

      Sil
  2. Sevgili Nilgün,

    Hoş geldin, sefalar getirdin. Geldiğin biline de her gün Blog'a bakmaktan bir hal olduk. Tarçın ve sakız kokularını alınca hemen bir yorum yazayım dedim. Bunaltıcı havalar ve sıkıntılı memleket havalarından bir hafta dahi uzaklaşmak mutlaka sana iyi gelmiştir. Günün mana ve önemine uygun olarak Sakız Adasına gidilip de sakızlı bir tarif yapılmaz mı. Bu da ince bir düşüncenin ürünü. Kuzucuk da melediğine göre bundan sonra bol tarifli günler bizi bekliyor demektir desem bencillik etmiş olurum. Bu sıcak havada aman sağlığına dikkat et. Biz baharı bekleyen kumrular gibi beklemesini biliriz. Sevgilerden kocaman bir demet gönderilmiştir. Lütfen kabul buyurun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım Öznurum, artık özür dilemeye utanıyorum ama ev hali işte;) biz döndük, babaanne dede tatile, kızım da iş seyehatine çıktı 10 gündür fenalardayım:) park senin, arka bahçedeki yavru kediler benim dönüp dolaşıyorum. Artık öğleden sonra uykuları da bittiği için, kendime ayırdığım zaman çok kısıtlı. Bu hafta sonu dönecekler inşallah:) ben de küçük kızım ve damadımla Allah kısmet ederse 12 eylül de Antalya ya bir hafta kalmaya gideceğim. Sonrasında sonbahar ve kış... Okul, ev, yemek derken buralarda olacağım inşallah. Bol tarifli günler gelecek diye umud ediyorum:) bu yaz hava sıcaklıkları ile benim için çok zorlu geçti, mutfak bir makarna yapsam bile 36 derecenin altına inemedi.:( akşamlar hariç tabii :) hoş o zaman da 31 -32 ydi:) neyse ki atlattık inşallah diyorum. Güzel arkadaşım beni affettiğini umud ederek sevgilerimi yolluyorum. Birgün mutlaka tanışacağız. O gün Ankara' da mı oluruz, yoksa İstanbul' da mı bilemem ama ... Bir gün mutlaka görüşeceğiz,;)

      Sil
  3. sadece güzel anılar biriktirip dinlenmekten ziyade bir de mis gibi tariflerle dönmüşsün ya senin farkın burada işte.hayatın her anından kendine paye çıkartıp alıyorsun.sonra da zaman zaman bize yansıtıyorsun.
    senden öğrenilecek çok şey var... tariflerine de göz atıyorum kaçırdığım ne var kendime ne alabilirim gizlice gezintiye çıkıyorum sayfanda. öpüldünnn...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim güzel kızım, sen öylesine öğrenmeye açık bir genç hanımsın ki; seni tanımak bana gurur veriyor. Gönlü ve beyni bunca güzel olup, kaleminden dökülenlerle uyumlu olanlardan birisin. Hep böyle kal canım. Seni seviyorum;) havalar serinlediğinde çay sohbeti yapacağız;)))

      Sil
  4. Canım merhabalar:9 Epeydir ziyaret etmediğim blog dünyasına bir göz atayım dedim. Herkesler bir tatsız, bir uzaklaşma isteğiyle doluymuş gördüm.Seni yerinde bulabildiğime pek sevindim:)
    Sakız turunu Allah içine sindirsin, gitmene çok sevindim. Benim anne dedemler Sakız göçmeni, yıllar yıllar önce Çeşme'ye gelmişler mübadele ile. Orda bir dünya yerleri olmasına rağmen, Çeşmede karşılığı olan yerleri, haram olur düşüncesiyle kabul etmemiş büyükbaba :( Sakız dendiğinde hep üzülürüm bu yüzden. Yani hakları olan yerleri alsaylarmış, şimdi torunlarının torunları dahi epey müreffeh yaşarlarmış :( Yine de vardır bunda da bir hayır diyoruz. Allah sağlık versin gerisi boş...

    Kurabiyelere gelince, babam bakçesinde sakız ağaçları yetiştiriyor Urla'da. Dolayısıyla biz de her çeşit kurabiyeye sakızı dövüp koyar olduk son yıllarda. Ancak senin güzel kurabiyenin, katlanış şeklini anlayamadım bir türlü. Benim gibi zor anlayanlara , bir kez daha detaylı yazarsan çooook sevinirim canım.
    Çok çok öpüyorum , Allah'a emanetsin güzel arkadaşım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba canımcığım;) nihayet bu sabah cevap yazacak biraz olsun zaman bulabildim. Kuzu ile başbaşayız bu nedenle biraz zorlanıyorum zaman konusunda. Dedenin Sakız Adalı olması ne güzel... Orada iken başka bir yüzyılda yaşadım sanki... Güzellikleri seyretmeye doyamadım Pirgi ve Mesta'ya bayıldım. Benim dedemler de göçmen. Onlar da savaş yıllarında kaçarak, önce İzmir'e sonra İstanbul'a gelmişler. Yaşam, gelenekler ve mutfaklarımız öylesine yakın ki; birbirinden ayırmak neredeyse olanaksız. Ve... İnsanları, adanın yerli halkı ben böyle bir insanlık yaşamadım... Görmedim. Damadım adaya vardığımız günün ertesinde hastalandı, bir sahildeydik:( merkeze 40 km mesafede:( o insanların koşuşturması bir şöförün hastaneye götürmesi, bana bilmediğim bir yerde çocukla yalnız kalmış bir kadına yardımlarını asla unutmayacağım. Daha sonra biz de hastaneye gittik orada da insanlık devam etti. Akşam saatlerine kadar, oğluma gereken herşey, kucağımdaki küçüğüme yiyeceğine kadar getirdiler. Yani insanlığın hala yaşatıldığı yerler olduğunu gösterdiler bize. Ay bu cevap mektup gibi oldu. Bu arada oğluşum düzeldi çok şükür seyehatin gerisi çok güzel geçti. Çöreğin şekline gelince, ilk yaptığımda senin için fotoğraflayıp facebook tan göndereceğim. Sevgiler adı gibi güzel kadın;) kocaman sarıldım.

      Sil
    2. Yakın kültürler, sıcak insanlarla dolu Nilgüncüm. Eski yıllarda Sakızda horoz öttüğünde ,Çeşme Çiftlikköy'den duyulurmuş, arabaların ve insanlların sebep olduğu gürültü kirliliğinin bu denli yoğun olmadığı zamanlarda. Hep iç içeydik ki tarih boyunca. Şu, senin benim davaları olmasa, dünya ne ne kadar güzel olurdu... Ama yetişemedik o zamanlara :(
      Çöreğin şeklini dört gözle bekliyorum canım :) Güzel sözlerin için mukabele ediyor, ben de sevgiyle sarılıyorum sana...

      Sil
  5. kokusunu aldım missss.. nasılda özlemişim güzel yazılarınızı okumayı ..ada dönüşü daha çokkkk tarif var alınanlarla yapılacak olan bu süper ...ayrıca çöreğin şeklini bende çok merak ettim ..sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canımsın:) Jülideciğim gerçekten kafamda yapmak istediğim öylesine çok şey var ki, ben de şaşırıyorum ne yapacağımı;) kızlar ve ben yemiyoruz. Ben zorunlu yemeyen, kızlar da ölçüleri konusunda titiz davranıyorlar;) geriye kalıyor damatlar ve kuzu;))) işte onlara sürprizler yapıyorum. Havaların biraz daha serinlemesi lazım. Tam oh! Nefes aldık derken, sıcaklar yine bastırdı:( çöreği ilk yapışımda resimleyeceğim sizler için. El ayası gibi oval açıp, içineuçları ayırmadan 5-6 defa boyuna kesiyorum. Sonra da çapraz olarak sarıp,kendi etrafında doluyor ve ucunu alt bölüme sokuyorum açılmasın diye. Resimleyeceğim güzel arkadaşım. Sevgiler,

      Sil
  6. Tarçını da, sakızın kokusunu da çok severim. Eline sağlık:) Harika gözüküyor ama ben yapamam zor gelir üşenirim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel arkadaşım,yolun düşerse bu yanlara, ben sana taze taze yapıp ikram ederim.sevgiler yolladım

      Sil
  7. Sevgili Nilgün,
    Bu mutlu günde, güzel insanlara, özel insanlara, hani vazgeçemediklerimize, sevgilerimizi, saygılarımızı, dualarımızı gönderiyoruz. Her gününüz bir bayram olsun derken instagram' daki altın çikolatalar beni milattan önceye (eskiyi anarken hep öyle derim) götürdü. Şu anda hayatta olmayan anneannem altın çikolataları torunlarına verirken şeker hastası olduğundan ve de kendi yiyemediğinden elleri titrer ve sanki almasanız daha iyi olur der gibi gözümüzün içine bakardı. Bunların ötesinde instagram da pofuduk börekler, bunların içinde ne var bilin denilen kurabiyeler. Biz bilmek istiyoruz da tarifleri olmadığından resimlere bakıp karar veremiyoruz. Bilmem anlatabiliyor muyuz. Ayrıca, kuzucuğuna geleneklerimizi öğretmek güzel bir düşüncenin ürünü. Biz buradayız ve seni bekliyor olacağız. Senin deyiminle sevgiler yolladım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım Öznurcuğum, yine o incecik zarif ruhundan güzellikler dökülmüş, satırlara. Gelenekler çok önemli ben onları pazar filesi gibi, yanımda taşıyorum. Çünkü; hepsi öylesine anlamlı ve dolu dolu ki... En don para çikolatamı elime aldığımda kızamık olmuş ve hasta yatağında yatıyordum.:( ve bulaşıcı olduğu için, babaannemlere gidememiştim bayram kutlaması için... Dedem o zamanlar adını bilmediğim bir hastalıkla boğuşuyordu:( ve altın çikolatalarım mendilimin içinde, bayram yeri paramla beraber babamla gönderilmişti. Ağladığımı hatırlıyorum gidemediğim için... Ama sonrası daha da ağır oldu. Bayram ertesi iyileşip, o çok sevdiğim dedeme koştuğumda, onun çok uzaklara gittiğini öğrendim. Çocuk gönlüm, o zaman en büyük kızgınlığını yaşamıştı, niye beni bırakıp gitti diye:( nereden bilirdim ki; onun bunu asla isteğiyle yapmayacağını:(( neyse üzdüm seni de, ama gelenek ve göreneklerimize sarılmalıyız. Onlar önemli:) geçmiş bayramını kutluyorum güzel dostum. Tüm dileklerin gönlünce olsun ve Tanrı hepimizi senesine yetiştirsin. Ama kurbansız ve bir evladımızın daha okula kavuşturulduğu, eğitim fırsatı tanındığı yardımların yapıldığı bayramlara... Sevgiler gönül dolusu:)

      Sil