Pazartesi, Nisan 20, 2015

Pembe, pembe...Bulut gibi...Hafif mi hafif:) Sultan lokumu ve bezeler...




Yumurta sarıları,  tatlıya girerse...Akları da beze olur:)


                       Dün açık büfeye birkaç çeşit zeytinyağlı üretince, "Eee tatlı yok mu? nidaları başlayıverdi evimizde. Yaza hazırlıklar içerisinde bu aylarda, hepimiz çok iyi biliriz evlerde, diyet reçeteleri uygulanmaya başlar.:)) Kışın, kalın paltolar içinde gizlenen, birkaç kilocuk:)) yaz aylarında incecik kumaşlardan "kilocuk" biçiminde değil, "kilolar...lar...lar" biçiminde gözler önüne salınıverir:)) Ben kendi adıma, kışa girmeden başladım, sigarayı bırakarak aldıklarımı, geri iade etmeye. Çok şükür başarılı da oldum. bazen bir kilo alıp veriyorum ama benim için uygun ağırlığı korumaya çalışıyorum. Evdeki diğer vatandaşlarımız ise, şimdilik diyet reçetelerine uygun adım devam ediyorlar.:))) Başarı da avuçlarında, haklarını yememeliyim.:))
                      Bu tatlıyı oğlumcuğum çok seviyor. Sütlü tatlı olunca, masum ya hani, biz de ucundan kıyısında tadımlık yiyoruz. Maksat; "damaklar hoş olsun" :)) Başkaca bir amacımız yok! biline:))) Her evde bulunan, birkaç demirbaşlar yapılan bu tatlının malzemeleri şöyle;

Gerekli malzemeler:

- 4 Su bardağı süt
- 2 yemek kaşığı tereyağ
- 2 yumurta sarısı
- 1 paket vanilya
- 8 yemek kaşığı irmik
- 8 yemek kaşığı toz şeker
- 2 yemek kaşığı hindistan cevizi
- 1 paket krem şanti (sade)
- 1 çay kaşığı pembe gıda boyası (Fo)

Üzeri için bir kap Hindistan cevizi.

Yapılışı:

* Krem şanti haricindeki tüm malzemeler, bir tencerede devamlı karıştırılarak, muhallebi kıvamında pişirilir.
* Pişirilen muhallebi, el blendırı ile çırpılarak ılıtılır.
* Ilınan karışıma, krem şanti toz halinde eklenerek,  bir spatula yardımıyla karışıma yedirilir.
* Dikdörtgen bir borcama, bol miktarda hindistan cevizi serpilerek, karışım dökülür, üzeri düzeltilerek donması için birkaç saat bekletilir.
* Donan karışım, ince şeritler halinde kesilir ve kendi çevresinde sarılır.
* Sarılan rulolar tekrar Hindistan cevizine batırılarak, servis tabağına alınır.

Arta kalan 2 yumurtanın beyazları da, 150 gram şeker ve yarım çay kaşığı krem tartar yardımıyla, beze haline getirilir. Süsleme de kullanılmak üzere:)

AFİYET OLSUN:)

Pazar, Nisan 19, 2015

Soğuk büfe sezonumu açıyorum...:)) Bugünün kraliçesi Enginar Kalbi.



Enginar Kalbi...


Zeytinyağlı çalı fasulyesi...


Zeytinyağlı barbunya fasulyesi...

                    Mutfağa girdiğim belli oluyor mu?:)) Havalar ısınınca biz de zeytinyağlılar devreye girer. Herkesin damak tadına uygun bir imalat var.:)
                 
                    Şimdi bir bir anlatayım. Son yayınımı  7 Nisan'da yapmışım... Sonra?... Sonrası mı??? Bir gezmek...bir gezmek. Sabah yataktan kalkıp, kuzuyu geçirdim mi, kendime talimat veriyorum. " Haydi bakalım Nilgün, hazırlan doğru sokağa... Işık hızıyla, yataklar toplanacak, geceden toplu bırakılan oturma mekanlarının tozu alınacak, yerler "fırtttt" diye  tozundan arındırılacak ve bir kahve içilip, sokağa fırlanılacak... :))) "Niye bunca acele"? diye sorun bakalım:) Cevap yok! Niye mi? Ben de bilmiyorum çünkü:))
                     Muhtemelen güzel bir hava oluşu, beni ilk tetikleyenlerden biriydi. Sonrasında soğuk ve bol gripli geçen bir kışa "elveda " diyor oluşumuz sayılabilir... Daha? daha? diye kafamı kurcalarsam... Belki bir Nisan çocuğu olmam ve baharın etkileri bile sayılabilir. :) Her neyse sebep, fazla irdelemiyorum. Kısacası; bana iyi geldi. Çıktım hava aldım, gözüme takılanları satın aldım, semt pazarlarında dolanıp yeşile, doğaya, ota, sebzeye, meyvaya ...Kısaca renklere olan özlemlerimi giderdim.
                      Bu işin bir tek olumsuz yanı var, biraz ondan, biraz bundan derken, aldıklarımın ağırlık hesabını karıştırmam ve eve pazar sepeti edasıyla dönmem:))) Eve varmakla bitiyor mu sanıyorsunuz??? Kocaman bir "HAYIR" :)) getirdiklerini yıka, doğra, pişir, kotar... Yaptıklarına buzdolabında yer ara bul.:))
                       İşte güzel dostlarım bunları yapıp, yorgunluktan bitap, bir koltuğa çöküş ve ertesi gün nereye kaçarım diye beyin jimnastiği yaparak günlerimi harcayıp, duruyorum.:))
                       Bahar çarptı güzel dostlar, elbet durulacağım:) Ama bakalım ne zaman? :) Neyse ki sağlığımız yerinde olsun da, bakla tenceresi gibi kaynayalım:) Olsun varsın.

Yerli enginar kalbi getirmiş, enginarcım. Kaçmazzzzz:)) Tuzla'dan bahçe işi...

Gerekli Malzemeler:

- 1 Demet taze soğan
- 1 orta boy kuru soğan
- 20-25 adet enginar kalbi
- 4 tatlı kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 1 adet Limon suyu
- 1 çay bardağı bezelye
- 1 küçük havuç
- 1 küçük patates
- 1/2 çay bardağı Riviera zeytinyağ
- Üzeri için 3 yemek kaşığı sızma zeytinyağ, ve dereotu

Yapılışı:
* Kuru soğan küçük küpler halinde, taze soğanda ince ince doğranır.
* Riviera yağda soğanlar kavrulur.
* Yıkanıp, limonlu suda bekletilen, enginar kalpleri ortadan ikiye bölünür.
* Patates ve havuç küçük küpler halinde doğranarak, bezelyelerle birlikte, kavrulan soğanlara ilave edilir.
* Şeker, tuz ve limon suyu eklenir.
* İkiye bölünmüş enginar kalpleri ve bir miktar sıcak su da ilave edilerek, pişirilir.
* Altı kapatıldıktan sonra, üzerine sızma zeytinyağ gezdirilir ve dereotu serpilir.

AFİYET OLSUN:)


Salı, Nisan 07, 2015

Sevgili Ersin:))) "IF YOU WANT TO BE" İlk defa bir "mim" cevaplayacağım:))




                      Sevgili Ersinciğim:) Nam-ı diğer; IF YOU WANT TO BE beni mimlemiş.:) Pek enteresan bir yapım yok ama Esinimi kıramam ve cevaplarım aşağıda...

*Bilgisayarının masaüstündeki görüntüsü ne?
- Laptop klasik google görüntüsüne, Ipad ?? Durun bir bakayım:))) O da fabrika ayarlarında:))

* Bir kafeye girdiğinde genellikle ne siparişi verirsin?
- Evde içmemişsem Türk kahvesi, içmişsem kafeinsiz latte.

* Google'da aradığın en son şey ne?
- Ben Google'dan daha yaşlıyım:)) O bana sorsun:) 

* Mesajlaştığın ya da konuştuğun son insan kim?
- Kızlarım her sabah , önce biri sonra diğeri olmak üzere arar. Bugün önce küçük kızımla, sonra da büyük kızımla konuştum. Mesaj pek yazmıyorum. Çünkü telefonda ve ıpad'de harfler çok küçük, benim yakınlarım ise 3.75.:(

* Tiyatroya en son ne zaman gittin?
- Süreyya Operası'nda GISELLE seyrettim.

*Sinemaya en son ne zaman gittin?
- Sinemaya gitmeyi sevmem. Çok ayıp ama gerçek bu! Sebepleri var... Robin Williams'ın tüm filmlerini ise evde defalarca seyrettim ve seyretmeye devam ediyorum. Ölümünü ise asla kabullenemiyorum.

* Hangi diziyi herkes izlemeli?
- İzlediğim herhangi bir dizi kalmadı. Muhteşem yüzyılı takip ettim. Uğur Yücel ve Binnur Kaya'nın, "Aramızda Kalsın" ve yine Uğur Yücel'in " Canım Ailem" en sevdiklerim arasındaydı. Sanıyorum beni aile dizileri ve dönem dizileri ilgilendiriyor. Mesela "Çemberimde Gül Oya"... gibi. Yaşadığım dönemi ifade edenler:((

*En son ne tür bir müzik dinledin?
- Patricia Kaas'ın bütün parçaları:) Çok severim.

* Seni en çok ne çıldırtır?
- Son dönem, görsel medyadaki haber saatleri.:( Görüntüsüne bile dayanamadığım insanlar nedeniyle, tansiyonum oynamasın diye seyretmiyorum.:(

* Ne zaman uyanırsın?
- Kuzumu okula yollarken saat 07.30'da. Anneciği giydiriyor, ben kahvaltı ettiriyorum ve ona el sallıyorum.:) Bir daha da yatamıyorum:))

* Yıl içindeki en favori günün hangisi?
- Yaş günüm:))) Ay çok şımartıyorlar:)) 8 Nisan 1956 unutmayın sakın.... Yani yarınnnnnnnnn

* İnternetteki ilk adın neydi?
- Hep Nilgün İlgün olarak vardım:))

* Favori emojin hangisi?
- Gülen surat :)

* Birini seç: kedi mi köpek mi?
- Her ikisine de bayılırım. Üç kedimiz var.:)) Sokaktaki köpekleri çok severim, Onların, o yaşamış bakışlarına hastayım:)

* Kuzey mi güney mi?
- Batı

* İstanbul'la ilgili sevmediğin bir şey?
- Kalabalık ve trafik

* İstanbul'da en çok sevdiğin üç semt?
- Moda, Adalar, Galata, Eminönü ...

* Kafanda genel olarak ne olur?
- Kafamda dokuz tilki, kuyruklarını değdirmeden dolaşır genelde:((( Taaaa beynim kısa devre yapana kadar.:(

* Komedi mi dram mı?
- Komedi tabii... Yeter artık bıktım dramlardan...

* Çay mı kahve mi?
- Sorulur mu:)))) Kahveeee

* Bu soruları cevaplamadan önce ne yapıyordun?
- Her gün yediğim iki yeşil elmamın ilkini yiyordum:))

* Bu soruları cevapladıktan sonra ne yapacaksın?
- Kuzucuğum için bir imalat:)) Dün kısır siparişi verdi. Bugün çörek...

* Son olarak; bir sırrını paylaş...
- Şişşştttt kulağını yaşlaştır biraz....:)))

Sevgiler...sevgiler...sevgiler



Çarşamba, Nisan 01, 2015

Tarçınlı ve çikolatalı muffin





                               Nisan Ayı şaka yapar gibi girdi... Beni takip edenler bilir Nisan aylarını hiç mi hiç sevmem. Üstelik; ben kendim, bir Nisan ayında doğdum... "Tanrı acılarımı unutturmasın" diyorum. Ağabeyimi 4 Nisan'da, babamı ise 16 Nisan'da sonsuzluğa uğurlamıştım. Sadece kayıplarım mı canımı sıkan... Öyle şeyler oluyor ki güzel ülkemde... Fırtınalar esiyor, rüzgar çok sert ama kara bulutlar dağılmıyor bir türlü :( Gençliğe dair gelecek kaygılarım, alabildiğine büyüdü...Nereye gidiyoruz? Bizleri neler bekliyor? Işık nereden yükselecek? gibi...gibi ...Onlarca soru kafamda dolanıp duruyor.:( Üstelik hiçbir soruya da cevap bulamıyorum.:( Bunalıyorum...Kendi adıma güzel günler yaşadım. Ülkemde yoklukların olduğu zamanları da, bollukların olduğu zamanları da öylesine derin yaşadım ki. her anı kısa metrajlı film gibi gözümün önünden geçirebiliyorum. Tebessüm ettiğimde oluyor...gözlerimin dolduğu da... Bugün dertleşmek istedim can dostlar. Arada bir böyleyim işte...Bugün böyle bir gün.
                              Bilirsiniz bazen dinlenmek, bazen kendimle hesaplaşmak, bazen de tatsız günleri tatlandırmak üzere mutfağa seyirtirim ayaklarımı... Bu tatsız! 1 Nisan'a, az biraz şeker kattım...

Gerekli malzemeler: 19 adet Muffin

- 3 Yumurta
- 3/4 su bardağı süt
- 1/2 su bardağı sıvı yağ
- 3 Çorba kaşığı tereyağ tadında Becel
- 1 Vanilya (Dr Oetker Gerçek vanilya tanecikli)
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 100 gr pişirilebilir çikolata (Valhrona)
- 2+3/4 su bardağı sade kek un

Krema:

- 1 çay bardağı soğuk süt
- 1 paket çikolatalı krem şanti (Dr. Oetker)
- 3 yemek kaşığı Dulce de Leche (Süt reçeli)
- 3 yemek kaşığı krem peynir

Yapılışı :

* Yumurta ve şeker beyazlayıncaya kadar mikserle çırpılır.
* Süt, sıvı yağ ve (oda sıcaklığında) Becel eklenerek, çırpmaya devam edilir.
* Vanilya, un ve tarçın birlikte karıştırılarak, birkaç defada sıvı malzemeye eklenir.
* Son olarak, çikolata,karışıma eklenir ve muffin kalıplarına bölüştürülür.
* 170 derece, önceden ısıtılmış fırında, pişirilir.
* Pişen muffinler ılınması için kenara alınır.
* Krema için, krem şanti, sütle birlikte çırpılır.
* Sert kıvamlı karışıma,süt reçeli ve krem peynir eklenerek, çırpmaya devam edilir ve kıvam alması için buzdolabında bekletilir.
* Soğuyan muffinlerin üzerine, sıkma torbasına alınan krema arzu edilen  şekilde sıkılır.

AFİYET OLSUN