Çarşamba, Nisan 30, 2014

Portakallı İrmik Helvası ve Kandiliniz Kutlu Olsun... Bu defa erken kutlama:)




                        Kandiliniz kutlu olsun dostlarım. Mutfağımdan bu kandil için, helvanın bir başka çeşidi çıktı. Portakallı İrmik helvası... Böylece helva çeşitlerine bir yenisini eklemiş oldum. Yapmak isteyenlerin olabileceğini düşünerek tarifini bir gün önceden  veriyorum.:) Çünkü; yarın sabah paketleyip, oğlumun işyerine göndereceğim:) Hafif, lezzetli ve farklı bir tad.:))

Gerekli Malzemeler:

- 500 gr İrmik
- 200 gr Tereyağ (1/2 becek tereyağlı + 1/2 tereyağ)
- 1 Yemek kaşığı portakal kabuğu rendesi
- 1 çay bardağı meyve kurusu
Şerbeti için:
- 3 + 1/2 Su bardağı toz şeker
- 2 Su bardağı Su
- 2 Su bardağı Portakal suyu

Yapılışı:

* İrmik teflon bir tencerede, kokusu çıkana kadar kavrulur.
* Kuru meyva parçacıkları kavrulma işleminin sonunda irmiğe ilave edilmelidir. (Meyva parçaları ile kavrulmamalıdır.)
* Derin bir tencerede; şeker, portakal suyu, su ve yağ kaynatılır. Portakal kabuğu rendesi içine ilave edilir.
* Kaynatılan şerbet, kavrulmuş irmiğe ilave edilir ve kağıt peçete ile üzeri örtülere demlenmeye bırakılır. Tencerenin kapağı  45 dakikalık demlenme sürecinde açılmamalıdır. (Not: Şerbeti verilirken, sıçrama ihtimali güçlü olduğundan dikkatli olunmalıdır.)

AFİYET OLSUN.:)

Pazartesi, Nisan 28, 2014

Muzlu, tarçınlı ve Hindistan Cevizli Kurabiyeler... Tembellik bitti:))



                        Yirmi gün olmuş son yayını yapalı:( Araya bir hastalık...Bir seyahat... Bir de tembellik girdi diyelim:)) Hatta bir parça da ihmalkarlık ilave edebiliriz. Önce kuzucuğumla uğraştık:( Ne idüğü belirsiz tam bir hafta süren ateş:( Bir sürü tahlil...Kaç defa doktor kapısına koşma... Çok şükür atlattık ama huyu ve suyu değişmiş bir kuzu kaldı bize geriye:( " Ben merkezli " yaşamına ilave hastalıktan kalma yeni icatları ile...Yemek yemez, üstünü giymez, sokağa çıkmak istemez ama evde kalmak da hiç işine gelmez:))) Ne yapacağımızı şaşırdık desem yeri var.
                         Daha önceden planlanmış Antep-Urfa ve Halfeti seyahatimiz de tam bu hastalığın son günlerine geldi çattı. Yapılacak birşey yok ateşin düştüğünü gördüğümüzde aldık kuzumuzu da kolumuzun altına düştük yollara. Bu gezinin benim için çok büyük önemi vardı. Neydi diye sorarsanız, bir çoğunuza garip gelecek ama benim uçağa binemeyişim:))) Nedense kapalı bir yerde kalma korkumu, yükseklik korkumu gençlik yıllarımdan beri yenemediğim için, nereye gidecek olsam otobüs, tren, özel araç tercihim olmuştu ve uçak fikrini rüyamda görsem hayra yormaz hale gelmiştim.:) Kısa keseyim çünkü bu konuda roman bile yazabilirim:))) Yendim arkadaşlar... Hem de yanımda kuzumdan destek alarak..." Annanne tut elimi, korkma" dedi bana:))) Gerçekten tuttu elimi ve havada olduğumu unutturdu bana:) Gittik geldik, sağlıkla çok şükür.
                      Hayatımda bu kadar güzel iki il ve bir ilçeyi bir daha görebileceğimi zannetmiyorum. Mardin'i ayrı tut diyor çocuklar:)) Onlar çoktan gezdiler oraları da. Ben daha yeni başlıyorum.:)Ayrıntılarını ayrı bir yazımda yazacağım kısa bir tanıtım mutlaka yapmalıyım çünkü mutfakları beni benden aldı.
                      Eve geldik ve ben daha bugün yemek yapmaya kalkıştım:) Ayıp oluyor biraz farkındayım.:) Tembelliğin bu kadarı da fazla diyerek giriştim. Standart ev yemekleri. Neler mi? Bu günkü menümüz, Gemici Çorbası,Zeytinyağlı Taze Fasulye, Kıymalı Patates, Arpa şehriye Pilavı.
                       Kurabiyesiz, tatlısız olur mu? Olmaz tabi.:) Elimizi attığımızda kenarda kıyıda olmalı birşeyler...


Gerekli Malzemeler:

- 200 gr Tereyağ (1/2 tereyağ + 1/2 Becel tereyağ tadında)(Soğuk)
- 1  Paket Muzlu Puding (Dr. Oetker)
- 4 yemek kaşığı pudra şekeri
- 4 yemek kaşığı Hindistan cevizi
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 3 Su bardağı un.
- Üzeri için 2 yemek kaşığı Hindistan Cevizi ve bir çay kaşığı tarçın

Yapılışı:

* Soğuk Tereyağını küp küp keselim, içine parmak uçlarımızla (ısıtmadan) puding, pudra şekeri, hindistan cevizi, tarçın karıştıralım.
* Unun iki bardağını ilave edelim ve hamuru toparlamaya başlayalım.
* 3. bardak unu yavaş yavaş ilave ederek, kulak memesi kıvamında bir hamur elde edelim. (Unun cinsine göre yarım bardak eksik ya da fazla un kullanılabilir)
* Hamuru buzdolabında yarım saat dinlendirelim.
* İri fındık büyüklüğünde parçalar alıp yuvarlayarak, bir tabak içinde karıştırdığımız Hindistan cevizi ve tarçın karışımına bulayalım.
* 170 derece önceden ısıtılmış fırında beyaz kalacak biçimde pişirelim.


AFİYET OLSUN.:)

Çarşamba, Nisan 09, 2014

Mor Salkım Reçeli:)) Haydi Hanımlar Tam Zamanı...


Mor salkımlar doğada...


Salkımlar suya yatırıldı...


Bol su ile yıkandı ve saplarından ayrıldı...


Şekere yattı...


Ve....Soframızda :))


Ne içindeyim zamanın,
Ne de büsbütün dışında;
Yekpare, geniş bir anın
Parçalanmaz akışında.

Bir garip rüya rengiyle
Uyuşmuş gibi her şekil,
Rüzgarda uçan tüy bile
Benim kadar hafif değil.

Başım sükutu öğüten
Uçsuz bucaksız değirmen;
İçim muradına ermiş
Abasız, postsuz bir derviş.

Kökü bende bir sarmaşık
Olmuş dünya sezmekteyim,
Mavi, masmavi bir ışık
Ortasında yüzmekteyim.

Ahmet Hamdi Tanpınar, muhtemelen mor salkımlara bakarak yazmıştır bu şiiri:))) Ben suskun kalırken şair, şiiri ile başlangıç yapmış olsun...

Mor salkım reçeli.

Gerekli malzeme:

- 750 gr Mor salkım
- 750 gr Toz şeker
- 2 + 1/2 su bardağı su
- 1 Limon suyu

Yapılışı:

* Öncelikle salkımlardaki çiçekleri olgunlaşmış Mor salkımları topluyoruz.:) (Ben 25 iri dal kestim ve terazide ölçüsü 700 gr kadardı)
* Arasına girmiş olabilecek toz ve minik böceklere karşı, suya basıp bir kaç defa suyunu değiştiriyoruz.
* Dallarından sıyırıp, çiçeklerini; şekerle birlikte tencereye yerleştiriyoruz.( Ben bir gece beklettim)
* Şekerde bekleyen çiçeklere suyunu ekleyip, 15 dakika kaynatıyoruz. 
* Yarım limonun suyunu sıkıp, soğumaya bırakıyoruz. (Tencerenin kapağı kapalı olarak soğutulmalıdır.)
* Soğuyan reçeli, tekrar ateşe alıp 15 dakika daha kaynatıyor ve yarım limon suyu daha ekliyoruz.


 Kokusu önce mutfağı saracak, sonra da sizi sarıp sarmalayacak:)))

Mor salkımların tam zamanı olduğu için, yapmanızda fayda var.:) Şimdiden afiyetler olsun.


Pazartesi, Nisan 07, 2014

Çilekli ve Kivili Tart... Diyete Başlamadan Önce Son Çıkış:)))



Bu bitmiş ve yenilmeye hazır halimiz...
Aşağıdaki aşamalardan geçtik...


Tart hamurunu yarım santim kalınlığında açıp, merdane yardımıyla kalıba yerleştirdik. Kenarlarını süsledik ve kabarmaması için çatalla delikler açtık.:)


Üzerine yağlı kağıt serip, nohutları ağırlık yapması için üzerine yerleştirdik.:) Nohutları sakın atmayın, bir dahaki sefere tekrar kullanılmak üzere, buzdolabı poşetinde istirahat etmeliler.:)


                        :((( Çok üzgünüm çok. Seviyorum bu muzur şeyleri. Ama kilolarda beni sevmeye başladı.:( Önceleri "Aman sende bir kaç kilo" diye hafife aldığım fazlalıklar, yerleşmeye yemin etmişcesine iddialı davranmaya başladılar.:) Biliyorum bundan sonra, podyumlarda gezmeyeceğim, plajlarda salınmayacağım ama şu fazlalıklara da hiç mi hiç ihtiyacım yok. Özellikle; sevdiğim kıyafetlerime "burada beni bekleyin" diyemem...Giyim, kuşam konusunda zor beğenen ve alış veriş özürlü bir vatandaş olmam nedeniyle, yeni bir gardropda hazırlayamam.:)) O halde işin kolayına kaçmam lazım...Ne yapıyoruz...Aldığımız kilolara bye bye diyerek, tüm bu sıkıntılardan kurtuluyoruz.:)) Tabii ki, lafla söylendiği kadar kolay olmuyor bu işler. Diyete hazırlanmak için, önce beynimizi terbiye ediyoruz...Sonra çevremizdeki muzur yiyecek ve içecekleri görmezden geliyoruz...Sonra da irademizle başbaşa kalıyoruz. Zor süreç velhasıl:)) Ama gerekli. Yaza düğün var. Anne olarak tonton bir vaziyette gezinmek istemiyorum ortalıklarda:)) Şimdi sıkıntı; Nisan ayının bir gününe sıkışmış yaş günümde pasta yememek ve kısmetse Nisan ayının son haftasında yapacağımız Antep- Urfa seyahatinde kebaplara, dürümlere ve fıstıklı tüm nevaleye hangi gözle bakacağımla yakın ilişkili:)) Bunca sıkıntı varken, "sen bunlarla mı uğraşıyorsun" demeyin sakın...Bu da benim kaçışlarımdan biri...

Gerekli malzemeler:
Tart Hamuru

- 2 Su bardağı Un
- 1/2 su bardağı Badem unu
- 1/2 çay kaşığı tuz
- 1/3 su bardağı pudra şekeri
- 200 gr tereyağ (Soğuk)
- 1/4 Su bardağı buzlu su
- 5-6 damla badem aroması

Pastacı kreması:

- 2 Su bardağı Süt
- 2 yemek kaşığı un
- 2 yemek kaşığı mısır nişastası
- 1 Paket vanilya
- 3 yumurta sarısı
- 6 yemek kaşığı toz şeker
- 50 gr tereyağ
- 1/2 kutu çiğ krema
- Üzeri için 750 gr çilek ve 3 adet kivi.

Tart Hamuru yapılışı:

* Un, pudra şekeri,tuz ve badem unu elenerek havalandırılır.
* Soğuk tereyağ küp küp kesilerek, kuru malzemeye ilave edilir.
* Parmak uçlarınızla (ısıtmadan), un ve yağ  ekmek kırığı görüntüsüne ulaşana kadar karıştırılır.
* Badem aroması ve buzlu su ilavesiyle hamur toplanır.
* Toplanan hamur, buzdolabında en az bir saat dinlendirilir.
* Dinlenen hamur, yarım santim kalınlığında açılır ve tart kalıbına yerleştirilir. Üzeri çatal yardımıyla aralıklarla delinir.
* Eş büyüklükte yağlı kağıt kesilerek, tart hamurunun üzerine kapatılır ve ağırlık yapması için kuru bakliyat  üzerine dökülür. 175 derece önceden ısıtılmış fırında kenarları pembeleşinceye kadar pişirilir.
* Fırından alınan tartın üzerindeki yağlı kağıt ve ağırlıklar alınarak 10 dakika daha pişmesi için fırına tekrar koyulur.

Pastacı kremasının yapılışı:

* Çiğ Krema haricindeki tüm malzeme bir çırpıcı ile çırpılarak hafif ateşte koyu bir muhallebi kıvamına gelinceye kadar pişirilir. Krema blendırla çırpılarak soğutulur.
* Çiğ krema, blendırla sertleşene kadar çırpılır ve ılık kremaya ilave edilir.
* Hazırlanan krema, tartın içine yayılır ve donması için buzdolabına kaldırılır.
* Taze meyvalarla süslenir.
* Üzerine sade jelatin dökülür. (İsteğe bağlıdır)

AFİYET OLSUN.:)

Cuma, Nisan 04, 2014

Kuruyemişli ve Kuru üzümlü Helva...



                     Kuruyemişli ve kuru üzümlü irmik helvası, benim helva çeşitlendirmelerim arasında yerini aldı. İrmik bilindiği üzere, her türlü çeşitlendirmeye yol veren bir ürün. Bu defada; fındık, Antep fıstığı, badem, kuru üzüm eşliğinde farklı bir aromaya sahip oldu. Tüm ölmüşlerimizin ruhuna olsun diyorum.

Malzemeler:

- 1 Çay bardağı Kuru üzüm
- 1 Çay bardağı Badem
- 1 Çay bardağı fındık
- 1 Çay bardağı Antep fıstığı
- 1 Paket İrmik
- 125 gr tereyağ
- 2 Su bardağı Su
- 2 Su bardağı süt
- 3 + 1/2 Su bardağı toz şeker
- 2 adet çubuk tarçın

Yapılışı:

* Süt, su tereyağ ve şeker bir tencerede kaynatılır.
* İrmik, fındık, badem, Antep fıstığı ve üzüm bir tencerede kavrulur.
* İrmiğin kavrulma kokusu alınınca, kaynatılan şerbeti ilave edilir.
* Şerbeti ilave edilen helva, karıştırılır ve altı kapatılır.
* Üzerine temiz bir mutfak bezi ya da peçete kapatılıp demlenmesi için 45 dakika hiç açılmadan demlendirilir.


Çarşamba, Nisan 02, 2014

Görüşlerinize ihtiyacım var.. Gelinliğe başlarken, yeni bir blog açmaya niyetleniyorum...


               Sevgili Arkadaşlarım, dostlarım...

               Kafamı dağıtmam lazım...
               Pozitif düşünmeye ihtiyacım var...
               Dış seslere, kısmen kapanmalıyım...
               Gelinliğe başlamadan önce; "ara sıra değişik şeyler de yapabilirim" diyerek, yeni bir blog açmayı düşünüyorum. Bu bloğun paylaşımları, yeni hayatlar ve yeni başlangıçlar üzerine olmalı dedim kendimce... Yeni açacağım pencereden, bebekler ve gelinler bakmalı...Umutlar ve amaçlar olmalı kocaman. Kuzucuğumu beklerken, onun için hazırladığım bebek battaniyeleri ve yastıklarından bir kaç tanesinin fotoğraflarını koydum.Yeni bir blogla, kendimi ve ruhumu da  yeni başlangıçlara sürüklemek istiyorum. Kısacası kendimi dinlendirmek istiyorum. Bir nevi nadas diyelim. Yemek bloğum yayınlarına aynı hızla devam edecek. Hoş bu aralar hızı, kamlumbağa gücünde de olsa... Ne dersiniz? Bana bir isim önerin dostlar, bu konuda yemek bloğumda olduğu gibi gafil avlanmamalıyım.:) Çünkü; orada tercihimizi kullanılmamış olanlar arasından yapmıştık.:)