Cuma, Eylül 26, 2014

26 Eylül 1988 ... İkinci Mutluluğum...:))




                  Tam 26 yıl önce... Yine bir Eylül...Yine bir gece... Ve...Yine bir kız...

                   İkinci kez çok mutluydum. Güzel, cici, masum bir bebeğim daha olmuştu. Üstelik sessiz sedasız, beni hiç yormadan geldi dünyaya. :) Sonrası için aynı şeyleri pek söyleyemeyeceğim ama gelişi aynen böyleydi.:))) Şimdilerde; dediği dedik, hayata çelme atmayı seven, gururlu, iş kolik, Türkiye ve Türkçe aşığı bir kız...
                  Yakın geçmişte gelin ettim biliyorsunuz onu...Şimdi bu özelliklerine, iyi bir ev kadınını da eklemek gerek.:))) İyi işlemişim bu kuzuyu da... Güzel sofraların, değişik baharatların, özel tadların hanımefendisi olmaya aday...
                  Seviyorum seni tekne kazıntısı.:))
                  Tüm huysuzluklarınla, yumuşacık sevecen kalbinle, kızdığında dolan ama akmayan gözlerinle, bana karşı gösterdiğin şevkatle...Daha niceleriyle seviyorum seni.:)
                  Annen olduğum için, mutlu ettiğin için, her sabah " Nasılsın? Güzel kız" diye melodik bir sesle telefon açtığın için, henüz anne olmadan, anneni anladığın için teşekkürler.:)))
                   Yuvanda, eşinle mutlu, huzurlu bir yaşam diliyorum küçük kız.:) Hayat bana zor kartlar açtı...Seninle, Ceydam bana açılan güzel yaşam kartlarıydınız. Yaşamıma tekrar "HOŞ GELDİN" Diyorum:))) Akşam görüşmek üzere... Pasta benden...
                   Ayyyy:))) Unutmadan...Yemekte ne var?





Not: Tarif, blogda olacak, uçuracak bir pasta:)) Usla'dan aldığım akademik eğitimin yansımaları var.:)                


Cuma, Eylül 19, 2014

Bulut gibi bir kurabiye mi istiyorsunuz? Bu tam size göre...:))






                   Adını siz koyun.:) İster nişastalı, ister çatlak, ister unlu,...Antep fıstıklı...Gelincik şuruplu... isterseniz benim gibi buluta benzeterek isimlendirin.:)) Bu bir kurabiye... Hafif mi hafif, ağızda dağılan, renkleri gün batımı...gün doğumu...O gün hangi ruh halindeyseniz size onu hatırlatan güzellikte...bayatlamayan, kahvenin yanında ağız tadı, çayla birlikte "hayır" demeyen, dost sohbetlerine hemen uyum sağlayan:) yapımı kolay bir kurabiye.:)))
                  Gördüğünüz gibi marifeti çok:)) Yaptığınızda beni hatırlayın... Sevgilerimle...

Gerekli Malzemeler:

- 250 gr tereyağ
- 1/2 Su bardağı un
- 2+1/2 su bardağı mısır nişastası
- 3/4 Su bardağı pudra şekeri
- 1 Paket sakızlı vanilya (Dr oetker)
- 1 Paket kabartma tozu
- 1 Kahve fincanı Antep fıstığı tozu (Açık yeşil olanlar için)
- 2 yemek kaşığı Gelincik şurubu (pembe olanlar için)(Bozcaada ürünü)
- Üzeri için yeterince pudra şekeri

Yapılışı:

* Oda sıcaklığındaki tereyağ üzerine, pudra şekeri, un, mısır nişastası, kabartma tozu , vanilya ilave edilerek yoğurulur.
* Hamur ele yapışmayan kulak memesi kıvamında olmalıdır.
* Hamur ikiye ayrılır.
* Yarısına ince çekilmiş toz Antep fıstığı ilave edilir ve homojen bir karışım olması sağlanır.
* Diğer yarısına, su karıştırılmamış gelincik şerbeti ilave edilir. (Gelincik şurubu sıvı olduğu için, bir yemek kaşığı daha mısır nişatası eklenmelidir.)
* Küçük ceviz büyüklüğünde parçalar alınarak pudra şekerine bulanmalı ve 160 derece önceden ısıtılmış fırında, renkleri değişmeden pişirilmelidir. (Üzerinde çatlaklar oluşunca fırından alınmalıdır.)
* Kurabiyeler soğuyana kadar tepside bekletilmelidir. ( Çok kırılgandır bu nedenle, sıcakken alındığı takdirde kırılabilir.)

AFİYET OLSUN:)

Pazar, Eylül 14, 2014

Gömlekte Etli İç Pilav Tarifi...


Fırında kızardıktan sonra servise hazırlar...


Fırınlanmadan önceki görüntüyü hatırlayalım...


Gelin kızımın evinden iki kare:) Ellerine sağlık kuzucuğum.





                Söz verdiğim üzere, kuzu gömleğinde etli iç pilav tarifine geçiyorum.

Gerekli Malzemeler: 12 porsiyon

- 3 Adet Kuzu gömleği ( Mümkün olduğunca ince olanları)
- 1 Çay bardağı sirke

- 750 gr az yağlı Kuzu küçük kuşbaşı et
- 1 Adet soğan
- 2 Büyük su bardağı pirinç
- 2 Adet Soğan ( küçük küpler halinde doğranmış)
- 1/2 çay bardağı çam fıstığı
- 1/2 çay bardağı kuş üzümü
- 1+1/2 Büyük su bardağı sıcak et suyu
- 1+1/2 Büyük su bardağı sıcak su
- 1+ 1/2 tatlı kaşığı yeni bahar
- 1/2 tatlı kaşığı karabiber
- Yeterince tuz (kendi damak zevkinize göre)

Üzeri için gerekli malzeme:

- 2 Yumurta sarısı
- 2 yemek kaşığı yoğurt

Yapılışı:

* Kuzu gömlekleri, yıkanır ve ılık suda 2 saat kadar açılması için bekletilir.
* Açılan kuzu gömleklerinin süzülür ve tekrar bir çay bardağı sirke ilave edilmiş ılık suda 1 saat daha bekletilir.
* Kuzu etleri, küçük küpler halinde doğranmış  bir adet soğan ile mühürlenir ve yarım su bardağı su ilavesi ile  yumuşayıncaya kadar pişirilir.
* Pilav için kalan iki adet soğan doğranır, yarım çay bardağı sıvı yağ ile fıstık ve üzümü ilave edilerek kavrulur.
* Nişastasından yıkanılarak arındırılan pirinçler ilave edilerek kavrulmaya devam edilir.
* Pirinçler şeffaflaştığında, sıcak et suyu, su, tuz, yenibahar, karabiber ve pişmiş etler ilave edilerek pilavın yapılışı tamamlanır ve demlenmeye bırakılır.
* Sirkeli sudan alınan, kuzu gömleklerinin ince bölümleri bir mutfak makası yardımıyla, (yaklaşık) 15' er  cm lik parçalara ayırılır. ( Bu işlem porsiyonlayacağınız pilavla doğru orantılıdır) Kuzu gömlekleri bütün olarakta sarılabilir. Ancak servis sırasında kolaylık sağlaması açısından porsiyon olarak hazırlanmasını öneririm.
* Parça kuzu gömleği bir çukur tabak içine yayılır ve içi pilavla doldurulur ve sarılarak kapatılır.
* Tabak ters çevrilerek, yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizilir.
* Üzerine yumurta sarısı ile çırpılmış yoğurt sürülerek, 200 derece sıcak fırında kızarana kadar pişirilir.

Not: Kızartma sırasında gömlekten eriyen yağ bir kaşık yardımıyla alınmalıdır.

Deneyecekler için AFİYET OLSUN.:)

Cuma, Eylül 12, 2014

Kuzu Gömleğinde Etli İç Pilav... Bir Rumeli Klasiği Daha...

                   Yumurtası sürülecek ve fırına girecek...Artık hazırız.:)) Yeni gelinin evinde, aile toplantımız gerçekleşecek. Aile büyükleri davetlisi... Kızlarım yemek yapmayı çok erken yaşlarında öğrendiler ama bu yemek babaannemden hatıra, çok sık yapılmaz ve ancak kalabalıkla yenilir. Bayram sofralarının vazgeçilmezlerindendi.:( Artık o sofralar, daha az kuruldukları için, benim katkım sadece bu yemek.:)) Gerisi gelin kızın ellerinden öper EvvelAllah:))) 


               Aşamalarımızı bu postta fotoğraflayacağım, tarifini merak edenler için piştikten sonraki fotoğrafı ile vereceğim. Az sabır hafta sonu yazarım.:))) Sevgili Jülide kulaklarını çınlattım yaparken, mailde yazmıştık bu yemeği ve "bir gün belki yaparsınız" demiştin:)) Gün bu günmüş...


                Önce etimiz pişti ve pilavın soğanı, fıstık ve üzümü kavruldu. ( Kuzu ciğeri ile de yapılır.)


                      Pilavımız pişiyor...


Gömlekler açılması için bekletildikleri ılık ve sirkeli sudan çıkarıldı. Doldurulmaya hazır...

Aşamalarımız böyle... Teferruatlı bir yemek. Dediğim gibi; eski bayram sofralarının baş tacıydı. Babaanneciğim, anne ve babacığım nurlarda yatın sizi anarak ama özlemle bu akşam ailemizin, babalarını ve annelerini ağırlayacak gelin kızım.:) Mutlu yuvaları için sizlerde dualarınızı eksik etmeyin.

Çarşamba, Eylül 10, 2014

Yine, Yeni, Yeniden...Yeşil Domates Yemeği...




                     Yine turşu kurma zamanı... Semt pazarlarında, turşuluk malzemeden geçilmiyor. Ve benim en sevdiğim zeytinyağlı yemeğin vakti geldi çattı.:)) Anacığım yine sensiz ama seni hatırlayarak yaptım bu güzel lezzeti. Ve sensiz... seni anarak yiyeceğim. Zeyno, pek alışamadı bu lezzete ama Ceydoş bayılıyor biliyorsun. Çünkü; o, senin elinden yapılanı yeme şansına erişmişti.
Blog arkadaşlarımın, bilmeyenlerine de tanıştırdım bu güzel yemeği. Sağol anneciğim, dağarcığıma koyduğun bu tarif için...

Gerekli Malzemeler:

- 1 Kg Yeşil Domates
- 2 Adet Soğan
- 3 Tatlı kaşığı toz şeker
- 1 Tatlı kaşığı tuz (Kendinize göre ayarlayabilirsiniz)
- 1/2 Çay bardağı pirinç
- 1 Limon suyu
- 1/2 çay bardağı sıvı yağ
- 4 yemek kaşığı Sızma Zeytinyağ

Yapılışı:

* Küçük küpler halinde doğranan soğan, sıvı yağ ile pembeleştirilir.
* Tuz, şeker  ve limon suyu ilave edilir.
* Kuşbaşı doğranan domatesler, kavrulan soğanların içine atılır.
* Yıkanan pirinçleri üzerine serpilir ve az miktarda sıcak su gezdirilir.
* Domatesler yumuşayıncaya kadar pişirilir.
* Altı kapatılınca üzerine sızma zeytinyağ eklenir.

Cumartesi, Eylül 06, 2014

Küçüğümün Odası...:) Renkli Hayal Dünyası...

Artık büyüdü ve bebek yatağına sığmaz oldu...









              Daha dün gibi sanki... Bir akşamüstü apar topar gittiğimiz hastane ve kucağıma aldığım küçük kuzum... Üzerinden tam 3,5 yıl geçti. Ben, o seneler kadar yaşlandım. O, o seneler kadar büyüdü...:) Bir baktık artık bebek yatağına sığamıyor. Bu genç kıza bir oda lazım.:) Yeni yatak, yeni nevresim takımları, salonumuzu bir oyun evi haline getirmiş oyuncak yığını, " Lütfen bizi bir odaya götürün" diye bağırmakta...
              Eh artık teyzemizde, evine yerleşti, evimizin bir yatak odası boşa çıktı.:)) "Vakit, bu vakittir." dedik ve kolları sıvadık.:)) Önce anne ve babası çocuk odaları için uygun, nefes alan, küf ve nem yapmayan bir duvar boyası seçtiler. Ve... birer rulo alarak odasını uçuk pembeye boyadılar.:) Sonra, anneciği yatağını kurdu. Eline tornavida ve çekiç yakışıyormuş fark ettim.:)) Annesinin kızı, yıllarca eve usta sokmadan elektrik hariç tüm tamiratları yaptım.:))) Babası oyuncak dolabını, kurarken, tek tek oyunlarımızı torbaladık ve ayırdık. Bazıları, daha küçük arkadaşlarına, vakit geçirmeleri için gönderildi.
              Bundan sonraki odasını da, gelin odasını da görmek istiyorum Tanrım.:)) Sesimi duy lütfen. Anneannesi kuzusuna bir yatak örtüsü yapıyor şimdilerde... "Bana çiçeklerden örtü yap" dedi . Kuzu kırılır mı? Söylediği havada bırakılır mı?:)) Başladım tabii... Ortaya bu çıktı. Çok beğendi şimdi bitmesini bekliyor. Her gün sabah, Pinti Hamidonun altınları gibi çiçekleri sayıp duruyoruz.:)))  Dün facebook ta bir fotoğrafını koymuştum yünden çiçeklerin, nasıl birleşeceğini merak edenler için, bugün de küçük bir buketin birleşmiş halini paylaşıyorum. Kuzumun, renkli hayal dünyasına, anneannesinden bir buket...
               Sevgiyle kalın, bu defa çiçekler şeker hamurundan değil.:)) Yünden...