İkinci kez çok mutluydum. Güzel, cici, masum bir bebeğim daha olmuştu. Üstelik sessiz sedasız, beni hiç yormadan geldi dünyaya. :) Sonrası için aynı şeyleri pek söyleyemeyeceğim ama gelişi aynen böyleydi.:))) Şimdilerde; dediği dedik, hayata çelme atmayı seven, gururlu, iş kolik, Türkiye ve Türkçe aşığı bir kız...
Yakın geçmişte gelin ettim biliyorsunuz onu...Şimdi bu özelliklerine, iyi bir ev kadınını da eklemek gerek.:))) İyi işlemişim bu kuzuyu da... Güzel sofraların, değişik baharatların, özel tadların hanımefendisi olmaya aday...
Seviyorum seni tekne kazıntısı.:))
Tüm huysuzluklarınla, yumuşacık sevecen kalbinle, kızdığında dolan ama akmayan gözlerinle, bana karşı gösterdiğin şevkatle...Daha niceleriyle seviyorum seni.:)
Annen olduğum için, mutlu ettiğin için, her sabah " Nasılsın? Güzel kız" diye melodik bir sesle telefon açtığın için, henüz anne olmadan, anneni anladığın için teşekkürler.:)))
Yuvanda, eşinle mutlu, huzurlu bir yaşam diliyorum küçük kız.:) Hayat bana zor kartlar açtı...Seninle, Ceydam bana açılan güzel yaşam kartlarıydınız. Yaşamıma tekrar "HOŞ GELDİN" Diyorum:))) Akşam görüşmek üzere... Pasta benden...
Ayyyy:))) Unutmadan...Yemekte ne var?
Not: Tarif, blogda olacak, uçuracak bir pasta:)) Usla'dan aldığım akademik eğitimin yansımaları var.:)